Sevgili öğrenciler, uzun ve yorucu bir ders döneminin ardından yaz tatili dönemine giriyoruz. Bu yaz dönemlerinde, birçok öğrenci ders çalışmaktan kaçıp, sadece eğlence ve dinlenmeye zaman ayırarak, oldukça verimsiz bir şekilde tatilini geçirebiliyor. Ancak bir amacı olan başarılı öğrenciler, her zaman boş vakitlerinin kıymetini bilen (özel anlamda da yaz tatilini verimli bir şekilde değerlendiren) öğrencilerdir. Tatil kavramı; ekranların başında vakit öldürmek, boş boş gezmek ve sadece oyun/eğlence anlamına gelmemelidir. Elbette uzun yaz tatili, öğrencilerin bedenen ve zihnen dinlenme zamanıdır. Lakin bu "dinlenme" vakitlerin boşa harcanmasına, amaçsız bir şekilde heba edilmesine sebep olmamalıdır. Esasında herşeyi vaktinde ve düzenli olarak yaptığımız zaman, stres ve kaygıdan uzaklaşarak yaratılış amacımıza uygun bir hayata sahip olabiliriz. İslam dini, asla boş kalmayı ve tembelliği kabul etmez. Kur’ân-ı Kerîm’de Peygamber efendimize hitaben: “O halde önemli bir işi bitirince hemen diğerine koyul!” [İnşirah Suresi/7] buyrulmaktadır. Âyet-i Kerime, bir iş tamamlandığında boş kalarak dinlenilmesini değil, bilakis insana fayda veren farklı bir işle meşgul olunmasını emrediyor. Kur’an-ı Kerim'de zikredilen ve tavsiye edilen dinlenme çeşidi bu şekildedir. Kur’an-ı Kerim'in "insanın başıboş olarak dünyaya gönderilmediğini" [Kıyamet Suresi/36] ifade ettiği biçimiyle, kamil insanın “tembellik ve boşluk” anlamlarına gelen "tatil" (عطله) kelimesi ile bağdaştırılabilecek herhangi bir yönü yoktur. Bir işi bitirdiğiniz zaman eğer dinlenmek istiyorsak; boş ve âtıl kalarak değil, iş değişikliği yaparak veya başka bir işle meşgul olarak ancak kamil manada dinlenebiliriz.