2023 TYT 17 HAZİRAN 2023 Cumartesi günü gerçekleştirildi. 2023 TYT; lise müfredatı içerisinden seçilerek hazırlanan, daha çok okuduğunu anlamaya yönelik problem çözme becerisine dayalı soruların yer aldığı ortalama zorlukta bir sınav olmuştur. TYT Matematik 2023 sınavının konulara göre soru dağılımı, aşağıdaki tablodaki gibidir.
Net Fikir » Haziran 2023 Arşivi
Deyin Nevruz’a ki bu yıl gelmesin
Son zamanlarda göç ve vatan hasretiyle alakalı olarak çeşitli ortamlarda sıkça paylaşılan Farsça bir şiirle karşılaştım. Fars edebiyatının önemli ve anlamlı örneklerinden bu şiir; duygulu biçimde okuyan yaşlı bir zat ile birlikte yoğunlukla sosyal medya platformlarında paylaşılmıştı. Şiirin özellikle İslami çevrelerde yoğun ilgi görmesi, hem şiir hem de şairi hakkında bende merak uyandırdı. Bu nedenle, şiirin havasını ve şairin edebî kimliğini anlamak amacıyla internet ortamında biraz araştırma yaptım. Çeşitli kaynaklardan elde ettiğim bilgiler doğrultusunda, şiiri ve şairini Türk okuyuculara tanıtarak, bu eser ve yazar hakkında daha fazla bilgi edinmelerini amaçlıyorum. Eser, Afgan şair ve siyasetçi Halilullah Halili’ye ait olan ve vatan hasreti temasıyla yazılmış ‘Deyin Nevruz’a ki bu yıl gelmesin’ adlı güzel bir şiirdir. Önce yazarın hayatını, ardından eserin Türkçe ve Farsça metnini sizlere sunmak istiyorum:
Halilullah Halili (1907, Kabil – 1987), Afganistan’ın en önemli çağdaş şairlerinden biridir. Vatan sevgisini, sürgünü ve toplumsal sorunları özellikle gazel ve kasideler aracılığıyla dile getirmiştir. Afganistan’ın siyasi çalkantıları içinde yaşamış ve şiirlerinde halkın acılarını, korkularını ve umutlarını işlemiştir. Sürgün yılları boyunca farklı ülkelerde yaşamış olsa da vatanına bağlılığını her zaman korumuştur. Peştun kökenli olan Halilullah Halili, Safi kabilesine mensuptur. Safiler,
Afganistan’ın bilinen Peştun aşiretlerinden biridir ve ağırlıklı olarak
ülkenin kuzeydoğusunda yaşarlar. Halilullah Halili, yalnızca şair değil; aynı zamanda yazar, tarihçi, akademisyen ve diplomat olarak da tanınan çok yönlü bir entelektüeldir. 20. yüzyıl Afgan edebiyatının öne çıkan isimlerinden biri kabul edilir. Klasik Farsça ve Peştuca şiir geleneğini sürdürmüş, aynı zamanda modern şiire de önemli katkılarda bulunmuştur. Göç ve diaspora deneyimi, eserlerinde sıklıkla işlediği temalardır; bu yönüyle Afgan toplumunun hem “edebî sesi” hem de “hafıza taşıyıcısı” olmuştur.
Halilullah Halili, şiirin yanı sıra tarih, makale ve hikâye gibi farklı türlerde de eserler vermiştir. Göç, vatan hasreti, toplumsal meseleler ve kimlik arayışı gibi temalar, onun edebî kişiliğinin temelini oluşturur. Bu konuları ele alışındaki duyarlılık, Halili’yi hem Afganistan’da hem de diaspora toplulukları arasında önemli bir figür hâline getirmiştir. Eğitim, diplomasi ve devlet görevlerinde bulunmuş olması, onu edebiyatla devlet hizmetini birleştiren ender Afgan aydınlarından biri yapmıştır. Halilullah Halili'nin edebi duruşu, Afganistan’ın modernleşmesi, savaşlar ve uzun yıllara yayılan diaspora tecrübeleriyle biçimlenmiştir. Eserlerinde vatan, göç, yabancılaşma ve kimlik konularını işlerken, klasik gelenekle modern yaklaşımı bir araya getirmiş; yerel ile evrensel olan arasında, vatan ile diaspora arasında bir köprü kurmuştur. Böylece modern Afgan edebiyatının dönüşümünde önemli bir rol üstlenmiştir.
Halilullah Halili’nin eserleri, Afganistan’ın kültürel, toplumsal ve tarihî hafızasının korunmasına katkı sağlamış; Afgan kimliğinin, dilinin ve edebiyat mirasının nesilden nesile aktarılmasına yardımcı olmuştur. Devlet görevlerinde yer almış olması, bazı eleştirmenler tarafından edebiyatla politikanın iç içe geçmesi şeklinde yorumlanmıştır. Çalışmalarının büyük bölümünün Farsça ve Peştuca olması, uluslararası okur kitlesine ulaşmasını bir ölçüde sınırlamıştır. Halilullah Halili, şiir, roman, tarih ve tasavvuf alanlarında 70’ten fazla eser kaleme almıştır. 13. yüzyıl mutasavvıf şairi Mevlânâ Celaleddin Rûmî üzerine yazdığı Belh’ten Konya’ya adlı eseri, yalnızca Farsça konuşan dünyada değil, Hindistan ve Pakistan’da da büyük saygı görmüştür. Özellikle dörtlükleriyle tanınmış, Sovyetler Birliği’nin 1979’da Afganistan’ı işgalinin ardından yayımlanan eserleri askerlere ilham vermiştir. Ayrıca İran’da önemli bir okur kitlesi edinmiş az sayıdaki Afgan şairlerden biri olmuştur. Anıları, büyük kızıyla yaptığı kaset kayıtları ve not defterlerine dayanan uzun sohbetlerden oluşur ve seksen yıllık Afgan tarihine tanıklık eden bir yaşamı aktarır. Halilullah Halili, bu anılarında hem edebî çalışmalarını hem de dört kral dönemindeki devlet görevlerini anlatır. Halilullah Halili, hapse atılıp Kandahar’a sürgün edildikten sonra yeniden göreve dönerek Suudi Arabistan ve Irak büyükelçiliği ile Kral Zahir Şah’ın sekreterliği görevlerini yürütmüştür. 1978 Sovyet darbesinden sonra Amerika Birleşik Devletleri’ne sığınmıştır. 1986’da, bir gün ülkesine dönebilme umuduyla Pakistan’a taşınmıştır; ancak bu arzusu gerçekleşememiş ve 4 Mayıs 1987’de vefat etmiştir. Peşaver’de şair Rahman Baba’nın türbesinin yakınlarına defnedilmiştir. 2012’de naaşı Afganistan’a getirilmiş ve Kabil’de, bir dönem yöneticiliğini yaptığı üniversitenin yakınındaki onursal bir alana yeniden gömülmüştür.
Halilullah Halili’nin eserleri, Afganistan’ın kültürel, toplumsal ve tarihî hafızasının korunmasına katkı sağlamış; Afgan kimliğinin, dilinin ve edebiyat mirasının nesilden nesile aktarılmasına yardımcı olmuştur. Devlet görevlerinde yer almış olması, bazı eleştirmenler tarafından edebiyatla politikanın iç içe geçmesi şeklinde yorumlanmıştır. Çalışmalarının büyük bölümünün Farsça ve Peştuca olması, uluslararası okur kitlesine ulaşmasını bir ölçüde sınırlamıştır. Halilullah Halili, şiir, roman, tarih ve tasavvuf alanlarında 70’ten fazla eser kaleme almıştır. 13. yüzyıl mutasavvıf şairi Mevlânâ Celaleddin Rûmî üzerine yazdığı Belh’ten Konya’ya adlı eseri, yalnızca Farsça konuşan dünyada değil, Hindistan ve Pakistan’da da büyük saygı görmüştür. Özellikle dörtlükleriyle tanınmış, Sovyetler Birliği’nin 1979’da Afganistan’ı işgalinin ardından yayımlanan eserleri askerlere ilham vermiştir. Ayrıca İran’da önemli bir okur kitlesi edinmiş az sayıdaki Afgan şairlerden biri olmuştur. Anıları, büyük kızıyla yaptığı kaset kayıtları ve not defterlerine dayanan uzun sohbetlerden oluşur ve seksen yıllık Afgan tarihine tanıklık eden bir yaşamı aktarır. Halilullah Halili, bu anılarında hem edebî çalışmalarını hem de dört kral dönemindeki devlet görevlerini anlatır. Halilullah Halili, hapse atılıp Kandahar’a sürgün edildikten sonra yeniden göreve dönerek Suudi Arabistan ve Irak büyükelçiliği ile Kral Zahir Şah’ın sekreterliği görevlerini yürütmüştür. 1978 Sovyet darbesinden sonra Amerika Birleşik Devletleri’ne sığınmıştır. 1986’da, bir gün ülkesine dönebilme umuduyla Pakistan’a taşınmıştır; ancak bu arzusu gerçekleşememiş ve 4 Mayıs 1987’de vefat etmiştir. Peşaver’de şair Rahman Baba’nın türbesinin yakınlarına defnedilmiştir. 2012’de naaşı Afganistan’a getirilmiş ve Kabil’de, bir dönem yöneticiliğini yaptığı üniversitenin yakınındaki onursal bir alana yeniden gömülmüştür.
Aşağıda Halilullah Halili’nin vatan hasreti ile yazılmış "Deyin Nevruz’a ki bu yıl gelmesin" isimli güzel bir şiiri vardır:
گویید به نوروز که امـسال نـیاید - خلیل اله خلیلی
https://youtu.be/VfvWvNBEB58?si=nWKcTo3jN2gXtHlV
Aşağıdaki Yazılar İlginizi Çekebilir!!!
Matematik Konularından Seçmeler
matematik
(301)
geometri
(133)
ÖSYM Sınavları
(61)
trigonometri
(57)
üçgen
(49)
çember
(36)
sayılar
(32)
fonksiyon
(30)
türev
(26)
alan formülleri
(25)
analitik geometri
(23)
dörtgenler
(19)
denklem
(18)
limit
(18)
belirli integral
(14)
katı cisimler
(12)
istatistik
(11)
koordinat sistemi
(11)
asal sayılar
(7)
fraktal geometri
(7)
materyal geliştirme
(7)
elips
(3)
tümevarım
(3)
binom açılımı
(2)
hiperbol
(2)

