Net Fikir » tefsir metinleri » Mülkün sahibi Allah'tır
Mülkün sahibi Allah'tır
Etiketler :
İslam
tefsir
tefsir metinleri
“De ki: Ey mülkün gerçek sahibi olan Allah’ım! Mülkü dilediğine verirsin, dilediğinden çekip alırsın. Dilediğini yüceltirsin, dilediğini de alçaltırsın. Her türlü iyilik senin elindedir. Hiç kuşku yok sen her şeye kadirsin.” (Âl-i İmrân, 26)
"Buradaki mülkün sahibi meâlindeki ifade iki anlama gelebilir. Birincisi dünyada var olan her türlü mülkün gerçek sahibi O’dur. İkincisi şüphesiz ki mülk Allah'ındır: Dilediği kişilere kendi mülkünden verir, dilediği kişilerden de çekip alır. O, mülkün gerçek mâlikidir ve onda her türlü tasarrufa kadirdir. {“Mülkün sahibi ifadesi, dünya ve âhireteki her türlü mülkün sahibi anlamına gelir. Hiç şüphe yok ki dünyadaki her mükün gerçek sahibi de O’dur” (Semerkandî, Şerhu’t-Te’vîlât, vr. 107b).}
Mülk tabiri, bir yönetimi ve otoriteyi gösterir. Mâlik ise, mülkün gerçek sahibini ifade eder. Bir şeyin gerçek mülkiyeti kimde olursa o mülke sahip olmak ve tasarrufta bulunmak hakkı ile o şeyi yönetme gücünü elinde bulundurma hakkının da onda olması gerekir. Yönetme gücünü elinde bulunduran herkesin, aynı zamanda onu ele geçirmek hakkına da sahip olduğu iddia edilemez.
"De ki: Ey mülkün gerçek sahibi olan Allah’ım!" Bu ilâhî beyanda azîz ve celîl olan Allah, sanki mülkü arzulayan veya mülkten bir paya ulaşan kişilerin arzularını O’na yönlendirmeleri veya sahip oldukları mülkün gerçekte O’ndan geldiğini kabullenmeleri konusunda onları sınamaktadır. Tâ ki Allah’ın verdiği şerefe ulaşsınlar ve O’nun lütfu ve keremi devam etmiş olsun. Nitekim “Dünya mükâfatını isteyenler bilsinler ki Allah nezdinde hem dünya hem âhiret mükâfatı vardır”{en-Nisâ, 4/134} meâlindeki âyet de bunu ifade etmektedir. Yine bu sayede nefislerinizin rağbet edip sizi, hakkını eda etmekten alıkoyan şeye O’nun sahip olduğunu size göstersin. Binâenaleyh bütün gayretinizi O’na yöneltin ve elde etmek için bütün gayretinizi sarfettiğiniz nimetlere karşı Allah’a şükredin. Çünkü bunların sahibi olan başkası değil, sadece O’dur. Bütün bunlar “Elinizde nimet olarak ne varsa Allah’tandır”{en-Nahl, 16/53} meâlindeki âyette ifade edilmektedir. Beşer tabiatının özelliğinden ve insan aklının işaretinden anlaşılan husûs şudur ki nefislerin tercih ettiği ve tabiatların meylettikleri şeyler hakkında insanlara gereken, onları bunlara ulaştıran varlıktan istemektir. İnsanlara düşen vazife, umduklarını elde etmeleri için irade ve tercihlerini, kendilerini buna yaklaştıracak bütün çareleri o yönde kullanmalarıdır. Bunun bir örneği mülk meselesi ile dünya lezzetleridir. Bu husûs onların kalplerine yerleşmiştir; şayet tedbirle, iyi bir siyasetle ve beşer tabiatının istediği yollarla buna ulaşabilseler dahi yine de bu husûs onların bu nimetlere başkalarından daha layık olduklarını göstermez. Bilâkis ondan mahrum edilen kişiler arasında ona nail olanlardan daha elverişli ve uyan biri olarak değil uyulan biri olarak ona hak kazanmaya daha lâyık olanlar vardır. Bu da bütün gayretini onu elde etmeye harcayan ile gayretleri ve meşgaleleri az olanlara değil, herhangi birine onu vermeye veya ona sahip kılmaya yetkili olanın Cenâb-ı Hak olduğu bilinsin diyedir. Beşerin işlerine ait bütün tasarrufların Allah’a ait olmasında, âlemin mülkiyetine sahip olmak ve onu idare etmekte tek olduğuna dair basiret sahibi olanlar ve kullarını sınayan için büyük bir delil ve güzel bir alâmet vardır.
Özetle belirtmek gerekirse dünya imtihan ve sınama yurdudur. Orada kendisine varlık verilen kişi, buna hak sahibi olduğu için verilmemekte, verilmeyen kişi de cezalandırılmak için yapılmamaktadır.
“Bilâkis verilen nimetler, şükredip sevap kazanmakla şükretmeyip günaha düşmek arasında bir sınama amacıyla verilmektedir. Her ne kadar kendisine nimet verilmeyen kişi, ne yaptım da verilmedi diyebilirse de, bilmek gerekir ki nimetler de, başa gelen belâlar da, sabredip sevap kazanmakla isyan edip günaha düşmek arasında bir sınama amacıyla verilmektedir” (Semerkandî, Şerhu’t-Te’vîlât, vr. 108a) Dolayısıyla vermediği kişi, ben ne yaptım da bana verilmedi, diyemez; çünkü nimetler yapılana karşılık olsun diye değil, imtihan için verilmektedir, aksine bunlar insanı imtihana tâbi tutmak içindir. İmtihan çoğu kere beşerî arzulara aykırı olmak ve hoşa gitmeyen şeylere katlanmak şeklinde olur. Bazan da insanlara, kendilerine büyük görünen şeyleri vermek veya güç-kudret sahibi olmak şeklinde vuku bulur. Bütün bunlar, insanın tercih ettiği ve terk ettiği şeylerde Allah rızası için mi davrandığı belli olsun diye; taşıdığı arzunun her şeyin mülkiyeti gerçekten uhdesinde bulunan yüce zâta duyulan kulluk arzusunun eseri mi, yoksa hiç tahkik etmeden hileler ve aldatmalar peşinde koşan kişiye duyulan eğilimin eseri mi olduğu ortaya çıksın diye sınamak amacını taşımaktadır. Bütün güç ve kudret Allah’a aittir." (Tevilat'ül Kur'an, İmam Maturidi, Âl-i İmrân, 26)

Bu yazıyı aşağıdaki bağlantılar yardımıyla sosyal ağlarda paylaşabilirsiniz. E-Posta ile arkadaşlarınıza yollayabilirsiniz...
Takip et: @kpancar |
|
![]() |

İlginizi Çekecek Diğer Yazılarımız
Matematik Konularından Seçmeler
matematik
(216)
geometri
(124)
ÖSYM Sınavları
(49)
üçgen
(49)
trigonometri
(38)
çember
(30)
fonksiyon
(28)
sayılar
(27)
alan formülleri
(25)
türev
(23)
analitik geometri
(19)
denklem
(18)
dörtgenler
(17)
limit
(16)
belirli integral
(13)
katı cisimler
(11)
koordinat sistemi
(11)
fraktal geometri
(7)
materyal geliştirme
(7)
asal sayılar
(4)
elips
(3)
tümevarım
(3)
binom açılımı
(2)
hiperbol
(2)
En Çok Okunan Yazılar
-
Öklid Teoremi: Bir dik üçgende hipotenüse ait yüksekliğin karesi, hipotenüs üzerinde ayırdığı parçaların çarpımına eşittir. Bir dik üçgende...
-
Bu yazıda Esma-ül Hüsna hakkında kısaca bilgi verildikten sonra Ebced hesabı ile arasındaki ilişkiyi açıklayıp bütün 99 ismin ebced değerle...
-
ÖSYM'nin 15/06/2019 Tarihinde gerçekleştirdiği TYT matematik sınavı, farklı tarzda ayırt edici sorular içermekle birlikte, 2018 yılı TY...
-
Çocukluğumuzda mutlaka uçurtma yapmayı denemiş veya satın alınan bir uçurtmayı uçurmak için yoğun çaba sarf etmişizdir. Hazır olarak alınanl...
-
Çemberde kuvvet alınırken çemberin dışında ve içinde olan noktaya göre kuvvet alma işlemi, noktanın çemberin üzerindeki noktalara uzaklığın...
-
Geçmişten günümüze kadar matematikte emek sarfetmiş bilim insanlarından bazılarını, bir tarih şeridi halinde görmek istersek, aşağıdaki gibi...
-
Miletli Thalēs; y. MÖ 624/623 – MÖ 548/545), Milet, İyonya'dan bir Antik şehir bugün Aydın sınırları içersinde kalmaktadır. Thales, mate...
Aşağıdaki Yazılar İlginizi Çekebilir!!!
18.01.2017 - 5 Yorum Birbirine paralel olacak şekilde seçilen iki çokgenin karşılıklı olarak köşe noktalarını birleştiren doğruların arasında kalan kapalı geometrik şekle katı cisim denir. Bu katı cisimler tabanında bulunan geometrik şekle göre isimlendirilir. Bütün kenar uzunlukları birbirine eşit olan katı cisimlere…
28.05.2013 - 0 Yorum Mükemmel Sayı; kendisi hariç, tüm pozitif tam bölenleri toplamı kendine eşit olan sayılardır. Örneğin 6 sayısının bölenleri 1,2,3 ve 6 dır. 6 hariç bu sayıların toplamı: 1+2+3=6 bulunur. Bu nedenle 6 sayısı mükemmel sayıdır. Özellikle Avrupa'da yoğun olarak mükemmel sayılara ilgi…
28.05.2013 - 0 YorumKöklü Sayılar Tarama Testi; 25 Soru, A-B grupları ve Cevap Anahtarından oluşmuştur. Sorular, çeşitli soru tiplerinden derlenerek kolaylık derecelerine göre hazırlanmıştır. Resim formatında olan soruları, istediğiniz şekilde paint ile düzenleyebilirsiniz. Sorular, fazla zor olmayacak biçimde…
10.01.2014 - 2 Yorumİlahiyat lisans Tamamlama 1. Sınıf 1.Dönem Ders Özetleri aşağıda yer alan derslerden ilitam kitaplarından yararlanarak özetleme yapılmıştır. Özetleme işleminde Ankara İlitam'ın uzaktan eğitim yayınları esas alınmıştır. öğrencilerimize faydalı olması amacıyla burada yayınlanmıştır. İndirmek…
18.11.2012 - 0 YorumGazi Üniversitesi Matematik Ana bilim dalının duayen hocalarından biri olarak emekli olmuş olan Prof. Dr. Ali Osman ASAR, kendi matematik teoremleri ile dünyaca ünlü bir akademisyendir. Ord. Prof. Dr. Cahit ARF ile de akademik bir geçmişi olan ASAR, “Cebir ve Sayılar Teorisi” alanlarında çalışmış…
07.11.2014 - 8 YorumBir doğru parçasını belli bir oranda içten veya dıştan noktanın koordinatları bulunurken o noktalar arasındaki artış miktarından yola çıkarak verilen orana göre, istenen noktanın koordinatları bulunur. Noktanın bir doğru parçasını içten veya dıştan bölecek şekilde olması aynı kurala dayanır. İki…
20.02.2015 - 0 Yorum Tüm prizma ve piramitlerde köşe sayısı k, yüz sayısı y ve ayrıt sayısı a olmak üzere, k, y ve a arasında k + y – a = 2 bağıntısı vardır. (Euler Bağıntısı) Üç boyutlu nesnelere katı cisim denir. Bir katı cisim herhangi bir ölçüye veya şekle sahip olabilir. Ancak çokyüzlüler; küreler, silindirler…
Fayda vermeyen ilimden Allah'a sığınırım. “Allah'ım; bana öğrettiklerinle beni faydalandır, bana fayda sağlayacak ilimleri öğret ve ilmimi ziyadeleştir."
İlim; amel etmek ve başkalarıyla paylaşmak içindir. Niyetimiz hayır, akıbetimiz hayır olur inşallah. Dua eder, dualarınızı beklerim...