Secant ve Cosecant Fonksiyonları

Koordinat düzleminde çizilen birim çember için çember üzerinde alınan rastgele bir L noktasından x ve y eksenlerini kesecek biçimde bir doğru çizildiğinde bu doğrunun y eksenini kestiği noktanın ordinat değerine L noktasını ifade eden açının cosec değeri, x eksenin kestiği noktanın apsis değerine de o açının secant değeri denir. Kısaca bu fonksiyonlar şu şekilde ifade edilir. Cosinüs fonksiyonun çarpma işlemine göre tersine secant fonksiyonu denir. (secx=1/cosx)
 
Sinüs fonksiyonun çarpma işlemine göre tersine cosecant fonksiyonu denir. (cosecx=1/sinx)  Bu fonksiyonların tanım kümeleri paydalarında bulunan sinüs ve cosinüs fonksiyonuna göre değişir. Yani secant fonksiyonu paydasında cosinüs olduğundan cosinüsün 0 olduğu, 90 derece ve tek sayı katlarında tanımsız olur. cosecant fonksiyonu da paydasında sinüs olduğundan sinüsün 0 değeri  olduğu 180 derece ve çift katlarında tanımsız olur. 
Secant ve cosecant fonksiyonlarının görüntü kümeleri ise Reel sayılardır. Çok sık kullanılan bazı açıların aşağıda trigonometrik değerleri verilmiştir.

LYS-Geometri Ünite Dağılımı Analizi (2010-2012)

Geometri alanıdan (LYS-1) sınava girecek öğrencilerin kesinlikle sınavdan çok önce çalışmalara başlamaları gerekmektedir. Ayrıca öğrencilerimizin  bol örnek soru çözümü yapıp çözümlü video örnekleri izleyerek geometri soru çözüm tekniğini kazanmaları LYS'de başarılı olmak için avantaj sağlayacaktır. Geometri de görmek ve düşünerek soru çözmek esastır. Görme tekniğinin gelişmesi de bol soru çözümünden ve uzamsal zekanın mükemmel bir şekilde kullanımından kaynaklanmaktadır. Üç boyutlu düşünme ve derinlemesine görme alıştırmaları yapma, çözümlü geometri  sorularını izleme, çözülmüş soruları tekrar tekrar çözme pratiklik kazandıracağı gibi sınavda daha dikkatli ve hızlı soru çözümü yapmanızı sağlayacaktır.
Çıkmış Geometri soruları incelendiğinde her ünite başlığından yıllara göre soruların değiklik gösterdiği görülmektedir. Detaylıca inceleme yapıldığında bazı ünite başlıklarından her sene soru geldiği gözlemlenir. özellikle son yıllarda yeni eklenmiş konulardan soruların gelme sıklığının arttığı görülmektedir. Klasik geometri soruları üçgenler,çember ve daire ve doğru analitiği her sene devamlı olarak gelmektedir. LYS'de başarı dileklerimizle...

    
 

LYS GEOMETRİ

2010

2011

2012

Doğruda Açılar

0

1

1

Üçgende Açı

2

0

0

Üçgende Açı Kenar Bağıntıları

1

1

0

Diküçgen

0

1

2

İkizkenar-Eşkenar Üçgen

1

0

0

Açıortay

0

1

0

Kenarortay

1

1

0

Üçgende Benzerlik

1

2

0

Üçgende Alan

0

2

0

Çokgenler

1

1

3

Dörtgenler

6

3

5

Çemberde Açı ve Uzunluk

3

6

3

Dairede Alan

1

0

3

Katı  Cisimler

2

3

4

Doğrunun Analitik İncelenmesi

2

2

3

Çemberin Analitik İncelenmesi

1

2

1

Dönüşümler Geometrisi

0

1

1

Vektörler

2

1

2

Geometrik Yer

1

0

1

Konikler (Elips, Hiperbol, Parabol)

2

2

0

Uzay Gometri

2

0

0

Uzayda doğru düzlem denklemleri

1

0

1

TOPLAM

30

30

30

 
Daha kapsamlı bir soru analizi için aşağıdaki adresi de kullanabilirsiniz.
https://muallims.blogspot.com/2016/09/lys-matematik-unite-konu-analizi.html

Homoteti Dönüşümleri

M  sabit  bir  nokta,  k  herhangi  bir  reel  sayı  olmak  üzere T= M + k (P – M) olacak biçimde alınan T noktasına, P nin M merkezli k oranlı homotetiği denir. 
H : R2→ R2
P → H(P) = M + k (P – M) dönüşümüne; M merkezli, k oranlı homoteti dönüşümü denir. 
M merkezli ve k oranlı homoteti, kısaca [M, k] biçiminde gösterilir. Verdiğimiz homoteti tanımı kısaca vektörel eşitlik kullanılarak elde edilebilir. Bu homoteti dönüşümü, verilen M, P ve T noktaları için; k.|MT|= |MP| olarak gösterilebilir. Bir düzlemsel şekle homoteti dönüşümü uygulandığında elde edilen yeni şekle, verilen şeklin homotetiği denir. Her durumda homoteti oranına bağlı kalmaksızın, M merkezinin homotetiği, M noktası sabit olduğundan yine kendisidir. 


Aslında hometeti dönüşümlerinde baştaki şekil, verilen k oranında büyütülür veya küçültülür. Verilen k hometeti oranı, eğer 1 ise şekilde herhangi bir değişme olmaz. Oluşan şekil, yine başta verilen şeklin kendisidir. Buna göre bir homoteti dönüşümünde, k homoteti oranı olmak üzere; k = 1 ise şeklin kendisi, 0 < k < 1 ise verilen şeklin k oranında küçültülmüşü hali ve homoteti oranı; k > 1 ise verilen şeklin k oranında büyütülmüşü elde edilir.


Homoteti dönüşümü; uzaklıkları aynı oranda değiştirir, açıların ölçülerini korur. Oranları k1 , k2 ve merkezi M olan iki homotetinin bileşkesi; M merkezli k1.k2 oranlı (homoteti oranlarının çarpımı kadar) homoteti dönüşümüdür. Kesinlikle dikkat edilmesi gereken şey; hometeti dönüşümünde şeklin açılarının ve biçiminin korunmasıdır. Bir düzlemsel şekil; öteleme, dönme, yansıma ve homoteti dönüşümlerinin yeteri kadar bileşkesi uygulanarak, benzer şekillere dönüştürülür. Benzerlik oranı, kullanılan homotetilerin oranlarının çarpımına eşittir. Öteleme, dönme, yansıma dönüşümleri, benzerlik oranını etkilemez. 
Homoteti dönüşümüne basit bir Örnek vermek gerekirse; 
Düzlemde bir P noktası ve sabit bir M noktası veriliyor. M noktası merkez ve k = 2, k = 4 ve k = –2 olmak üzere P noktasının bu hometeti oranlarına göre  Pʹ, Pʺ, Pʺʹ homotetiğini vektörel eşitliğinden yararlanarak bulalım. 
k=2 oranı için; |MP’|= |MP'|. 2= 2 |MP| 
k=4 oranı için; |MP''|= 4.|MP| 
k=-2 oranı için |MP'''|= -2.|MP| olarak yazılabilir. 
Yani bu örneklerde, vektöre uygulanan homoteti dönüşümünden sonra vektör, k oranı kadar skaler büyümüştür.
| | Devamı... 0 yorum

Öğrencilerde İstenmeyen Davranış Çözümleri

İstenmeyen Davranışın Ortaya Çıkmaması İçin Kullanılabilecek Stratejiler 
"Öğrencileri Sürekli Olarak İzlemek:Öğretmen ders esnasında gözleri ile sınıfın tümünü gözlemeli, öğrencilerin tümünü görebileceği yerlerde durmalıdır.
Akıcı Etkinlik:Ders planı hazırlanırken sürecin akıcı olmasına, öğrencilere boşkalabilecekleri bir zaman dilimi bırakılmamasına özen gösterilmelidir. Sınıf yönetiminin önemli bir özelliği, sınıf etkinliklerinin kesintiye uğramadan devam etmesini sağlamaktır.

Öğrencileri Motive Etmek ve Motivasyonu Dersin Sonuna Kadar Sürdürmek:Öğrencileri motive etmek için onlara aktif olma fırsatı verilmeli, öğretmen merkezli öğretim yöntemleri terk edilmeli, mümkün olduğunca fazla öğrenciye söz hakkıverilmelidir.

Öğrencilerin İlgilerini Anlamak ve Derse İlgiyi Arttırmak:Öğretmen iyi bir gözlemle öğrencilerinin ilgi düzeylerini keşfetmeye çalışmalı, ilginin dağılması ve sıkılma belirtilerinin görülmesi durumunda güncel bir konuyu tartışmak, mantık ve zeka oyunlarını kullanmak, birkaç dakika serbest faaliyet yapmalarına izin vermek vb. gibi bazı şeyleri kullanarak ilgilerini yeniden kazanmaya çalışmalıdır.

Sınıf Kurallarını Tespit Etmek:Öğretmen, öğrencilerinden beklediği davranışlarla ilgili açıklamalar yapmalı, kurallar koymalı ve bu kuralların neden gerekli olduğu konusunda tatmin ve ikna edici açıklamalar yapmalıdır.

Tutarlı Olmak:Konulan kuralların aynı tutarlılıkla her derste uygulanması gerekir. Öğretmen ve öğrenciler karşılıklı olarak her davranışta tutarlı olmalıdır. Kişiye göre davranış değiştirilmemeli, kurallar herkes için aynı şekilde uygulanmalı asla ayrımcılık yapılmamalıdır.

İstenmeyen Davranışlar Karşısında Gösterilmesi Gereken Öğretmen Tepkileri 
Sorunu Anlamak:İstenmeyen öğrenci davranışları karşısında, öğretmenin yapması gereken ilk iş, sorunu anlamak olmalıdır. Sorunun doğru bir biçimde anlaşılması, doğru bir yaklaşımla çözülmesi için ön koşuludur. Davranışı anlamak, mevcut sorunların nedenlerini tanımlamanın ötesinde, gelecekte ortaya çıkabilecek istenmeyen davranışların kestirilmesi açısından da gereklidir.

Görmezden Gelmek:İstenmeyen davranış o an için hemen olup bitiyorsa, süreklilik göstermiyorsa görmezden gelinebilir. Ancak öğretmen, görmezden geldiği davranışı pekiştirmekten kaçınmalıdır. Çünkü, istenmeyen bir davranışta bulunan öğrenci, bu davranışının öğretmen tarafından görmezden gelinmesiyle bunun kabul edilebilir bir davranış olduğunu düşünerek aynı davranışı tekrarlayabilir. Öğretmen tekrarlanan bu davranışı da görmezden gelirse, istenmeyen davranışların pekişmesine neden olur. Bu yöntemin dikkatli kullanılması gerekir. Aksi takdirde öğrenci yaptığı yanlış davranışın öğretmen tarafından tasdik edildiği yanılgısına düşebilir.

Göz Teması ve Sözlü/Sözsüz Uyarıcılar Kullanmak:İstenmeyen davranışı yapan öğrenciye, davranışının kabul edilemez olduğu çeşitli uyarılarla hissettirilebilir. Öğretmen vücut dilini kullanarak, dokunarak, sözle doğrudan veya dolaylı olarak soru sorarak, söz hakkı vererek veya sözü doğrudan doğruya istenmeyen davranışa getirerek öğrenciyi uyarabilir.

Yeniden Yönlendirmek:Bu yöntem, öğrencinin ne yapıyor olması gerektiğini göstermeyi içerir. Bu, ders dışışeylerle uğraşan öğrenciye direktif verme veya yapılması gereken şeyi hatırlatacak bir ipucu verme şeklinde olabilir. Küçük sınıflarda bazen öğretmen, uygun davranışı överek öğrencileri yeniden yönlendirebilir.

Öğrencinin Yerini Değiştirmek:Düzeni bozan bir öğrenci, istenmeyen davranışı sürdürme olasılığının daha az olduğu bir yere oturtulabilir.
Derste Değişiklik Yapmak:Sınıfta öğretmenin sürekli aynı yöntemleri kullanması, kendinin aktif, öğrencilerin ise pasif olması, dersin sıkıcı bir hal almasına ve öğrencilerin dikkatlerinin dağılmasına neden olur. Dikkati dağılan öğrencilerin istenmeyen davranışlara yönelmesi kaçınılmazdır. Bu yüzden ortaya çıkabilecek istenmeyen davranışlar, dersin işlenişinde, öğretim yöntemlerinde, araç ve gereçlerde değişiklikler yapılarak ortadan kaldırılabilir.

Sessizlik Zamanı Vermek:Bu yöntem, sınıftaki gürültüyü önlemede ve kontrolü yeniden sağlamada yararlı olabilir. Öğretmen gürültü olduğunda “Şu anda ne yapıyorsanız bırakın” gibi bir cümle kullanabilir. Sessizlik en fazla 2 dakika sürmelidir. Süre dolduğunda öğrencilerin kaldıkları yerden devam etmeleri istenmelidir.

Sorumluluk Vermek:Yapacak bir işi olmadığını düşünen veya işi kendisine ilginç gelmeyen öğrencinin istenmeyen davranışlara yönelmesi doğaldır. Bu durumda ona kendisini meşgul edecek bir iş vermek ya da işini kendisine daha ilginç gelecek başka bir işle değiştirmek, istenmeyen davranışların önlenmesi konusunda yararlı bir yöntemdir. Sınıf başkanlığı yapmak, araç gereç getirip götürmek, ödevleri kontrol etmek gibi sorumluluklar alan öğrenci kendi davranışını kontrol ederek istenmeyen davranışlara yönelmez. Uygun ve anlamlı etkinliklerle sorumluluk verilen öğrenciler, istenmeyen davranışlara yönelecek zamanı bulamazlar.

Öğrenciyle Bireysel Konuşmak:Yapılan bütün uyarılara rağmen öğrencinin davranışlarında bir değişiklik görülmüyorsa, sorunun öğrenci ile bireysel konuşulmasında yarar vardır. İstenmeyen bir davranış görüldüğünde hemen sıcağı sıcağına öğrenciyle ders içinde veya ders dışında, davranışının nedenleri ve sonuçları hakkında konuşulabilir.

Okul Yönetimi, Aile ve Psikolojik Danışmanı İle İlişki Kurmak:Sorun davranışların boyutlarının büyük olduğu durumlarda öğretmenin okul yönetimi ve PDR bölümü ile işbirliği yapması gerekir."

Ceza Vermek: Diğer yöntemleri kullanmasına rağmen öğretmen hala öğrencilerin istenmeyen davranışlarıyla baş edemiyorsa, göstermesi gereken en son tepki ceza vermek olacaktır. Ceza, davranışla orantılı olarak, o davranışın yinelenmesini engelleyecek şekilde uygulanmalı, bunun için de öğrenci neyi, nasıl yaptığı için ceza aldığını bilmelidir. Neden ceza aldığını bilmeyen öğrencinin eğitimin amaçları doğrultusunda istenen davranışları göstermesi mümkün değildir.

Etkili bir sınıf yönetiminde cezanın yeri olmamalıdır. Çünkü ceza davranışı zayıflatır ya da belli bir süre için durdurur. Baskının ortadan kalkmasıyla istenmeyen davranış aynen tekrar eder. Ceza, davranış değişikliğine neden olmaz. Diğer bir deyişle istenmedik bir davranışı istendik yönde değiştirmez.İstenmeyen öğrenci davranışlarıyla baş edebilmek için öğretmenlerin sık sık başvurduğu bir yöntem olan ceza, öğrenciler üzerinde bazı olumsuz etkilere neden olabilmektedir. Aldığı cezanın etkisiyle öğrenci ya saldırgan davranışlar sergilemekte ya da içine kapanık bir öğrenci olmayı tercih etmektedir. Ceza vererek bir dizi sorunların ortadan kaldırıldığı düşünülürken, cezanın beraberinde birçok sorun getirdiğinin farkına bile varılamamaktadır.

Sonuç olarak sınıf, eğitim-öğretimin yapıldığı ortamdır. Sınıfta, sınıf içi ya da sınıf dışı etkenlerden kaynaklanan bir çok neden öğrenciyi istenmeyen davranışa sevk etmektedir.Her şeyin dört dörtlük gittiği, hiç bir istenmeyen davranışın olmadığı bir sınıf hayal etmek gerçeği görememektir.Trafik kazalarını en iyi sistemlerde bile bütünüyle ortadan kaldırma olasılığının bulunmaması gibi, okullarda da disiplin sorunlarını bütünüyle ortadan kaldırmak olası değildir.

Eğitim öğretim etkinliklerinden beklenilen verimin elde edilebilmesi, iyi bir sınıf düzenini gerektirir. Öğretmenlerin olumsuz öğrenci davranışları ile başa çıkabilmesi için iyi bir sınıf yönetimi becerisine sahip olmaları gerekir. İstenmeyen davranışların ortaya çıkmadan önlenmesi, öğrencilerin sınıf etkinliklerine katılımını artırır; öğretmenin enerjisinin ve zamanının önemli miktarını harcadığı problemli davranışların ortaya çıkma olasılığını da düşürür.

İstenmeyen davranışların en aza indirilmesi için öğretmen, yönetici ve ailenin ortak çaba içinde olmaları, olaylara anlayışla yaklaşmaları, öğrencilerin ilgi ve ihtiyaçlarına cevap veren programlarla onların motive edilmesi gerekmektedir.

Sınıfta verimli bir öğrenme ortamının oluşturulması için gerekli olan etkili sınıf yönetiminde asıl görev, öğretmene düşmekle birlikte demokratik bir sınıf ortamında öğrencilere de kendi davranışlarının sorumluluğunu vermek ve sorunların çözümünde onların da görüşlerine başvurmak, öğrencilerin olumlu olarak yaptıklarını görüp bunları dile getirmek ve pekiştirmek, olumsuz davranışlarını ise onların onurunu kırmadan düzeltmeleri yoluna gitmek, izlenebilecek en uygun yaklaşımdır.
Zeynep Darçın

Kaynakça: 
1) Sınıfta İstenmeyen Öğrenci Davranışları ve Çözüm Yolları, Arş. Grv. Aslı YÜKSEL, Prof. Dr. Mustafa ERGÜN Afyon Kocatepe Üniversitesi Eğitim Fakültesi. 
2) Sınıf Yönetimi, Prof. Dr. Leyla KÜÇÜKAHMET, Nobel Yayın Dağıtım 
3) Sınıfta İstenmeyen Davranışların Önlenmesinde Pozitif Disiplin, Zeynep Darçın , 2012 
zeynepdarcin.blogspot.com/2012/07/sinifta-istenmeyen-davranislarin.html
4) tuzlukcucpl.meb.k12.tr/meb_iys_dosyalar/42/33/380316/dosyalar/2018_03/12120012_Disiplinsiz_YYrencilere_YYnelik_YaklaYYmlar.pdf

ESMÂÜ’L-HÜSNA ve Ebced Değerleri

Bu yazıda Esma-ül Hüsna hakkında kısaca bilgi verildikten sonra Ebced hesabı ile arasındaki ilişkiyi açıklayıp bütün 99 ismin ebced değerleri ve manaları aşağıda ayrıca verilecektir.  

İsmin çoğulu olan esmâ ile “güzel, en güzel” anlamındaki hüsnâ kelimelerinden oluşan esmâ-i hüsnâ (el-esmâü’l-hüsnâ) terkibi naslarda Allah’a nisbet edilen isimleri ifade eder. Kur’an-ı Kerim’de geçen ilâhî isimler 100’den fazladır; muhtelif hadislerde Allah’a nisbet edilen başka isimler de mevcuttur. Esmâ-i hüsnâ terkibinin, geniş anlamıyla bunların hepsini kapsamakla birlikte terim olarak daha çok doksan dokuz ismi içerdiği kabul edilir. Esmâ-i hüsnâ terkibinde yer alan hüsnâ kelimesi “güzel” mânasında sıfat veya “en güzel” anlamında ism-i tafdîl sayılmıştır. (Lisânü’l-ʿArab, “ḥsn” md.; Ebü’l-Bekā, el-Külliyyât, “ḥüsn” md.). Her iki halde de buradaki güzellik bir gerçeği vurgulamakta olup Allah’ın güzel olmayan bir isminden söz edilemeyeceği için mefhûm-i muhâlifini hatıra getirmez.

İlâhî isimlerin güzellikle nitelendirilmesinin sebeplerini Ebû Bekir İbnü’l-Arabî şöyle sıralamaktadır: 1. Esmâ-i hüsnâ Allah hakkında yücelik ve aşkınlık ifade eder ve kullarda saygı hissi uyandırır. 2. Zikir ve duada kullanılmaları halinde kabule vesile olur ve sevap kazandırır. 3. Kalplere huzur ve sükûn verir, lutuf ve rahmet ümidi telkin eder. 4. Bilginin değeri bilinenin değerine bağlı bulunduğu ve bilinenlerin en şereflisi de Allah olduğu için esmâ-i hüsnâ bilgisine sahip olanlara bu bilgi meziyet ve şeref kazandırır. 5. Esmâ-i hüsnâ Allah için vâcip, câiz ve mümteni‘ olan sıfatları içermesi sebebiyle O’nun hakkında yeterli ve doğru bilgi edinmemize imkân verir. (el-Emedü’l-aḳṣâ, vr. 4b-5a).
Fahreddin er-Râzî ise hüsnânın bu mânalarından Allah’a ait olanları zikretmekle yetinerek, O’nun hakkında kullanılacak "güzel" kavramının "kemal ve celâl" niteliklerini dile getirdiğini ifade etmiştir (Mefâtîḥu’l-ġayb, XV, 66).
| | | Devamı... 23 yorum

Esma-ül Hüsna Anlamları

İsmin çoğulu olan esmâ ile “güzel, en güzel” anlamındaki hüsnâ kelimelerinden oluşan esmâ-i hüsnâ (el-esmâü’l-hüsnâ) terkibi naslarda Allah’a nisbet edilen isimleri ifade eder. Kur’an-ı Kerim’de geçen ilâhî isimler 100’den fazladır; muhtelif hadislerde Allah’a nisbet edilen başka isimler de mevcuttur. Esmâ-i hüsnâ terkibinin, geniş anlamıyla bunların hepsini kapsamakla birlikte terim olarak daha çok doksan dokuz ismi içerdiği kabul edilir. Esmâ-i hüsnâ terkibinde yer alan hüsnâ kelimesi “güzel” mânasında sıfat veya “en güzel” anlamında ism-i tafdîl sayılmıştır.
AÇIKLAMALAR (Çeşitli dua ve zikir kitaplarında geçen Esma'ül Hüsna ile ilgili açıklamalar özet şeklinde verilmiştir. En doğrusunu Allah bilir)

| | | | Devamı... 0 yorum

12.Sınıf Geometri Çalışma Soruları (2013)

12.Sınıf Geometri Dersi (2013 Müfredatı) ünite sonu çalışma soruları


12.sınıflarda seçmeli olarak okutulan geometri derslerine ait aşağıdaki konuları ihtiva eden soruların bulunduğu çalışma kağıdıdır. Tekrar ve pekiştirme amaçlı olarak kullanılabilir. 

Konu Dağılımı
çok yüzlüler ve katı cisimler,
alan ve hacim hesaplamaları,
perspektif çizimleri
dönme ve öteleme hareketleri
izdüşüm ve kaplamalar

Doğru yanlış boşluk doldurma soruları ile birlikte klasik sorulardan oluşan çalışma ve ödev sorularını indirmek için tıklayınız
| | | Devamı... 0 yorum

Jerry King, Matematik Sanatı

Bu hafta bir matematik kitabı elime aldım. Matematikle ilgilenenlerin dikkatini çekebilecek düzeyde hazırlanmış kitap için şunları söyleyebilirim.Ben bu kitabı, Matematik ve matematikçiler hakkında detaylı bilgiler öğrenmek ve matematiğin alışılmış soğuk yüzünün aksine, matematiğe farklı bir açıdan bakabilmek isteyenlerin hoşlanacağını tahmin ettiğim bir kitap olarak tanımlıyorum. Matematik Sanatı", matematigin güzelliğini ve gücünü algılamadan insanın entelektüel ve estetik yaşamının tam olamayacağını göstermeyi amaçlayan bir kitap. Okuru matematiğin estetiğini çevreleyen gizemi çözmeye çağıran Dr. Jerry P. King Lehigh Üniversitesinde matematik dersleri vermektedir...
 
Herkes bu kitaptan bir nebze tat alabilecek düzeydedir. Yoğun bir matematik kavramı içerisinde kaybolmuş bir kitap değil bu. Sadece matematik hakkında bir genel görüş ve düşünce elde etmek isteyenlere şiddetle tavsiye edeceğim güzel bir bilim yayınıdır.  Özellikle matematik ile arası olmayanlara tavsiye edebileceğimiz bu kitapta matematikçilerin genel olarak karakterlerinin de bol bol analizini yapma fırsatı bulacaklarını ifade ediyoruz. Matematik Sanatı isimli bu kitap, TÜBİTAK Popüler Bilim Kitapları serisinde olup, internet üzerinden edinebilirsiniz. 
 
Matematik Sanatı Jerry P. King Çevirmen Nermin Arık, Baskı 1998, TÜBİTAK YAYINLARI, Sayfa 263 

"Matematik Sanatının yazarı matematik profesörü Jerry P. King, Rousseau okuyan, Beethoven dinleyen ve Picassodan hoşlananların da matematiği anlamasını ve yaklaşık 2500 yaşındaki bu uğraştan tat almasını amaçlıyor. Öyle ki matematiği bir sanat gibi düşünüp matematik hakkında yazarken matematiğin bir estetiğe sahip..." olduğunu ve kesinliklerle dolu bu sanatın yüzyıllardır geçirdiği değişimleri okuyucuya anlatıyor. Dili gayet anlaşılır ve güzel olan kitap matematikle ilgili ilgisiz herkese hitap edecek içeriktedir.



İçinden bir cümleyi sizinle paylaşmak istiyorum. "Matematik kesinlik gerektirir. Matematik kesin değilse bir hiçtir. Oysa kesinlik her zaman anlaşılabilirlik demek değildir."
 
Kitaptan bir paragrafı daha paylaşalım: “Ay ışığının kusursuz olduğu bir gece eşime, “Sen gördüğüm bütün kadınlardan daha güzelsin” demiştim. Bunları söylerken doğrudan ona bakıyordum, o da döndü bana baktı. Şükürler olsun ki o anda bir matematikçi gibi düşünmemişti. Öyle yapsaydı, iltifatımın saçma olduğunu, hiç de doğru olmadığını söylerdi. Çünkü sözlerim doğru olsaydı şu sonuç çıkacaktı: Gördüğüm bütün kadınların hepsinden daha güzel olmakla, aynı anda benim sevgi dolu bakışlarımın da hedefi olduğu için, kendisinden de daha güzel olması gerekirdi, ki bu olanaksızdı. Benim sözlerimi kesinliğin nesnel ışığında değerlendirseydi onları anlamsız bulur, o andaki atmosferi de yok ederdi. Ama öyle yapmadı. Ne kastettiğimi biliyordu.”  

Aşağıdaki Yazılar İlginizi Çekebilir!!!