Fransa'da Ecole Normale Superieure'de 1932'de tamamladığı yüksek öğreniminin ardından, Kastamonu Lisesi’ne öğretmen olarak atanmak istedi. Ancak çevresinin yardımı ve yönlendirmesi ile bir süre Galatasaray Lisesi'nde matematik öğretmenliği yaptıktan sonra, 1933’teki üniversiteler reformu kapsamında, İstanbul Üniversitesi Fen Fakültesi'ne doçent adayı olarak atandı. Cahit Arf, 1937’de doktorasını yapmak için gönderildiği Almanya Göttingen Üniversitesi’nde tez hocası Hasse ile birlikte kariyerini yükseltmek için çalıştı. Bu çaba sonucunda, matematikte “Hasse-Arf Teoremi” olarak bilinen ünlü sonucu da içeren doktora çalışmasını 1938’de tamamladı. 1938 yılından Cahit Arf cebir, sayılar teorisi, elastisite teorisi, analiz, geometri ve mühendislik matematiği gibi çeşitli alanlarında yaptığı çalışmalarla matematiğe temel katkılarda bulunarak, yapısal ve kalıcı sonuçlar elde etti. Hasse’nin ısrarı ile çalışmalarına devam etmek için bir yıl daha Almanya’da kaldı ve bu sırada yine matematiğe çok önemli bir katkısı olarak “Arf Değişmezleri”ni buldu. İlk bilimsel çalışması 1939 yılında Almanya’nın ünlü bir matematik dergisi olan “Crelle Journal”de yayımlandı. Türkiye’ye döndükten sonra 1943’te İstanbul Üniversitesi Fen Fakültesi'nde profesör oldu. Ardından İstanbul Üniversitesi Fen Fakültesi'nde ordinaryüs profesörlüğe yükseldi ve 1962 yılına kadar çalıştı. Daha sonra Robert Koleji'nde matematik dersleri vermeye başladı.
Cahit Arf, karakteristiği iki olan cisimler üzerindeki kuadratik formları çok iyi bir biçimde sınıflandırdı. Bunların invariantlarini, yani değişmezlerini inşa etti. Bu invariantlar dünya literatüründe "Arf Invariantları" olarak geçmektedir. Bu çalışması 1944 yılında “Crelle” dergisinde yayınlandı ve Cahit Arf'i dünyaya tanıttı.1955’te de ordinaryüs profesörlüğe yükseltilerek, 1962’ye kadar İstanbul Üniversitesi’nde çalıştı. 1963’te Robert Kolej'de matematik dersleri vermeye başladı. 1964 yılında Türkiye Bilimsel ve Teknik Araştırma Kurumu (TÜBİTAK) bilim kolu başkanı oldu. 1966’da Amerika Birleşik Devletleri’ne giderek Princeton ve Kaliforniya Üniversiteleri’nde çalıştı. 1967’de Türkiye’ye döndüğünde Orta Doğu Teknik Üniversitesi’nde çalışmaya başladı. Türkiye Bilimsel Teknik Araştırma Kurumu, TÜBİTAK’ın kurulmasında çok etkin rol oynadı. Gebze’deki Marmara Araştırma Merkezi’nin kuruluşunda görev aldı. Kapatby ReklamStore Cahit Arf, 1980 yılında üniversitedeki görevinden emekliye ayrıldıktan sonra TÜBİTAK'a bağlı Gebze Araştırma Merkezi'nde görev aldı.
Cahit Arf, matematiği bir meslek dalı olarak değil, bir yaşam tarzı olarak görmüştür. Öğrencilerine sürekli: “Matematiği ezberlemeyin, kendiniz yapın ve anlayın.” demiştir. Matematik literatürüne "Arf Halkaları”, “Arf Değişmezleri”, “Arf Kapanışı" gibi kavramların yanı sıra "Hasse-Arf Teoremi" ile anılan teoremleri kazandırdı. Dünya matematik literatürüne "Arf Teoremi" ile giren ve “Türkiye'nin Einstein”ı olarak kabul edilen Cahit Arf, bilime değer veren bir insan, araştırıcı zekâsını kullanarak Türk bilim ve akademik çevrelerine örnek olan ender kabiliyetlerimizdendir. Son yıllarda da matematiğin biyoloji bilimi içindeki olası uygulamaları üzerinde çalışmalar yapmıştı.
Japon asıllı Türk matematikçisi (Bkz. Prof. Dr. Gündüz İkeda) 'nın deyimiyle, “Cahit Arf, Türkiye'nin şimdiye kadar sahip olduğu en yetenekli matematikçisi”dir. 10 Türk Lirası’nın arka yüzünde Ord. Prof. Dr. Cahit Arf’ın portresi yer almaktadır. Cahit Arf’ın “Arf Değişmezi”nden alınan bir kesitin yanı sıra “aritmetik diziler, abaküs, sayılar ve bilgisayar teknolojisinin temeli olan sayısal sistemi belirten ikili (Binary) sayı sistemini ifade eden rakamlar” gibi matematik ile ilgili motifler de 10 Türk Lirası’nın arka yüzünü tamamlayan unsurlardır. Ülkemizde matematik biliminin son elli yıllık geçmişinin öncü kişisi olmanın yanı sıra, Cahit Arf’ın toplum sorunlarına ilgisi, ülkesine bağlılığı, üniversite ve genel olarak eğitim sorunlarına karşı duyarlılığıyla, çoğu kez genç meslektaşlarının görüşlerine ve deneyimlerine başvurdukları, sıkışık dönemlerde doğru bildiğinden şaşmaz kararlı kişiliğini örnek aldıkları bir "hocaların hocası" oldu. O bütün yaşamı boyunca doğru bildiğini açık açık söylemekten hiç çekinmemiştir. Alanıyla ilgili olarak birçok makale kaleme alan, içte ve dışta birçok konferanslar veren Cahit Arf’ın yayımlanmış ‘Anlamak’ Tutkunu Bir Matematikçi adlı bir de kitabı vardır.
0 yorum:
Fayda vermeyen ilimden Allah'a sığınırım. “Allah'ım; bana öğrettiklerinle beni faydalandır, bana fayda sağlayacak ilimleri öğret ve ilmimi ziyadeleştir."
İlim; amel etmek ve başkalarıyla paylaşmak içindir. Niyetimiz hayır, akıbetimiz hayır olur inşallah. Dua eder, dualarınızı beklerim...